8 Ocak 2009 Perşembe

HAFTANIN ÖZETİ


Uzun bi ara oldu görüşmeyeli.. Chiara Eduardo'yu İtalya'ya gönderdi.. biraz kafası karışık.. biraz aşk, biraz iş, biraz gelecek kaygısı.. hepsini katıyoruz işin içine kem küm bir sohbet başlıyor.. kem küm olduğuna bakmayın öyle bir koyu, öyle bir tatlı ki aynı zamanda.. kardeşim "akrep burçlarından" bile konuşuyoruz.. meğer Chiara da bir akrep düşmanıymış.. (bu da değişmez geyiktir hani;)) Ayrıca iki kız arkadaşın konuşmasını eğlenceli bulmuşumdur dışardan baktığımda :)
Hafta sonu için de plan yaptık.. umuyorum ki üşenmez de gerçekleştiririz..
Daha önce size "mod kayması"ndan bahsettiğimi hatırlıyorum..

Delilik Nöbeti.. Söyleyin hocam bu çılgın imaj yakışmış mı..? Sizce de bu fotoğraf komik değil mi..? :) ... bi kedi gördüm sanki...

Kolay değil.. Bu dışarıya imrenerek bakan kız az önce odasını temizledi, hatta kısmi evi de.. bugün çalışmıyor kendisi.. off.. gelip bu işleri hallediyor, vakit kazanıyor.. yer açıyor.. kendini dinliyor planladığı gibi.. iyi geliyor yaptığı temizlik.. dışarıdaki sis gibi yaptıkça açılıyor içi..

Sonunda sokakta.. parkta.. bir iki tur atıyor.. temiz havayı ciğerlerine dolduruyor.. bi koku geliyor burnuna taa çocukluktan.. neydi bu neydi bu.. çıkaramıyor.. fakat iyi hissediyor.. sis iyice bastırıyor artık.. hava da karardı.. aklına korku filmlerinden sahneler gelmeden ayrılmalı.. kestirme bir çıkış buluyor.. kendini caddeye atıyor.. şimdi eve gidip yemek yapıcak, ardından bir dvd.. e bugün onun günü söyledi ya.. sadece onun.. off-lline..

4 yorum:

Unknown dedi ki...

Costa:((((
Ya o camından bir parça İngiltere gördüm, bir de Costa kahve fincanı... Çok seviyorum o tuhaf soğuk nevale adayı ben... Bol bol yürüdüğüne eminim, bazen ben de özlüyorum orada yürümeyi, hiçbir zaman Gedizle uyanıp yürüyememiş olmama rağmen:)
Ama london başka... Dümdüz, yorulmazsan her yeri yürü işte...
Kendine iyi bak... bu arada senin gibi yazımı kırmızı yapma hakkı vermiyor bana blog ama büyük yazabilirim...

I LOVE U:)))

noavas dedi ki...

"Seni seven oğlan neylesin malı
Yumdukça gözünden döker mercanı
Burnu fındık, ağzı kahve fincanı
Şeker mi şerbet mi, bal Acem Kızı"


Costa kahve fincanı filan deyince..
:)

oyaozhan dedi ki...

aaa küçüklük tekerlemesi nerden biliyosun sen bunu :) fakat kahve falından ziyade tavşan niyetinde yazardı böyle şeyler..

noavas dedi ki...

Tavşan dedin de;

"Kapıdan tavşan geçti mi?
Geçti
Tuttun mu?
Tuttum
Kestin mi?
Kestim
Tuzladın mı?
Tuzladım
Pişirdin mi?
Pişirdim
Bana ayırdın mı?
Ayırdım
Hangi dolaba koydun?
Çık çık dolaba koydum
Haydi al getir
Getiremem
Neden getiremezsin?
Kara kediler yemiş.
Vayı vay, miyav"


Böyle birşey hatırlıyorum..:)

Çocukluğumuzun tekerlemeleri şimdilerdeki Türkçe Rap'in atasıdır aslında.
:)